Türkiye
İklim değişikliği Türkiye üzerinde şu anda bile yıkıcı etkiler yaratıyor. Bu rapor, iklim etkilerinin 2050 ve 2100 yıllarına gelindiğinde düşük, orta ve yüksek karbonlu emisyon senaryolarında nasıl bir rol oynayacağına ilişkin bilimsel tahminleri derliyor
Bilim, Türkiye’nin yüksek emisyonlu bir yolu takip etmesi durumunda yıkıcı iklim etkilerine maruz kalacağını gösteriyor. Hemen harekete geçilmemesi halinde 2050 yılına kadar Türkiye’de tarımsal kuraklığın görülme sıklığı %37 oranında artacak. Sıcak hava dalgaları 4242% oranında daha uzun süreli olacak ve deniz seviyesinin yükselişi, kıyı erozyonu, şiddetli hava koşulları ile bir araya gelerek Türkiye ekonomisinde kaos yaratacak. Bu kaos nedeniyle 2050 yılına gelindiğinde GSYİH’de %2,26 kayıp yaşanacağı öngörülüyor.
Türkiye düşük karbon politikalarını ne kadar hızlı biçimde yürürlüğe koyarsa iklim etkilerindeki artış o kadar sınırlı ve yönetilmesi o denli kolay olacaktır. Sıcaklık artışının 2°C ile sınırlanması halinde Türkiye’nin maruz kaldığı iklim etkilerinin maliyeti 2050 yılında GSYİH’nın sadece %0,6’sı seviyesinde gerçekleşecektir.
Image © Mustafa Bilge Satkın / Climate Visuals Countdown
İklim
Türkiye’deki iklim değişikliği ile ilgili geçmiş, güncel ve gelecek senaryoları keşfedin Bu bölüm, en güncel iklim bilimi modellerini kullanarak iklim değişikliğinin Türkiye’deki sıcaklık ve yağış eğilimlerini nasıl etkileyeceğini açıklıyor Araştırma, Türkiye’de sıcaklıkların yüksek karbonlu bir gelecek senaryosunda 2050 yılına gelindiğinde 2.7°C kadar artabileceğini gösteriyor Düşük karbonlu bir gelecek senaryosunda bu değer 1.7°C’ye düşüyor
Okyanuslar
Türkiye’yi çevreleyen okyanuslarda deniz suyu sıcaklıkları nasıl bir değişim gösterdive gelecek iklim eğilimlerinin Türkiye’nin okyanusları tarafından desteklenen yaşamsal ekosistemler ve geçim kaynakları açısından anlamı nedir? Bu bölüm, yüksek karbonlu bir gelecek senaryosunda Türkiye’de yüzey deniz suyu sıcaklıklarını 2050 yılına gelindiğinde 2.3°C yükselterek okyanusların asitleşmesinde hızlı bir yükselişe yol açıp, balık avı potansiyelini %5’e varan oranlarda nasıl azaltabileceğini gösteriyor.
Kıyılar
Değişen iklimin Türkiye’nin kıyı yerleşimleri, altyapısı ve ekosistemleri üzerinde yıkıcı etkileri olabilir. Yükselen deniz seviyeleri, kıyı erozyonu ve değişen fırtına modelleri, yüksek karbonlu bir yol izlemesi halinde Türkiye’de 2050 yılına gelindiğinde daha fazla sayıda insanın yıkıcı sellere maruz kalmasına yol açabilir. Düşük karbonlu bir yol izlemek ve iklime karşı dirençli kıyı altyapısına yatırım yapmak, Türkiye’nin kıyılar açısından en kötü etkilerden kaçınmasına yardımcı olacaktır.
Su
Temiz su, yeryüzündeki tüm yaşamın temelidir. Bu bölüm, iklim değişikliğinin artan etkilerinin Türkiye’de suya erişimimizi tehdit ettiğini gösteriyo. Daha uzun süreli kuraklıklar, deniz seviyelerindeki yükseliş ve aşırı hava olaylarıönümüzdeki on yıllarda artış göstererek en değerli kaynağımızı azaltacaktır. Bunun bir sonucu olarak tarım, balıkçılık, altyapı ve turizm de olumsuz etkilenecek ve bu durum, büyük çaplı ekonomik maliyetlere yol açacaktır. Oluşacak hasarı sadece düşük karbonlu bir gelecek senaryosu sınırlandırabilir.
Tarım
Ülkenin yıllık GSYİH’nın yaklaşık %6.3’ini karşılayan tarım, Türkiye ekonomisinin temel unsurlarından birini oluşturuyor. Bu bölümde, iklim değişikliğinin Türkiye’nin tarım sektörü üzerindeki geçmiş, güncel ve gelecekteki etkileri gösteriliyor. Ayrıca, iklim değişikliğinin ürün verimliliğini nasıl etkilediği ve düşük karbonlu bir gelecek senaryosunda bile 2050 yılına gelindiğinde su talebinde %46.9’e varan oranlarda artışa neden olacak kuraklıklara bağlı olarak Türkiye’nin su kaynakları üzerindeki baskıyı nasıl artırdığı da gösteriyor.
Ormanlar
Havanın temiz ve sağlıklı olması konusunda kilit rol oynayan ormanlar, gelişen ekosistemleri ve ekonomileri destekler. Bu bölümde, iklim değişikliğinin Türkiye’nin ormanları üzerindeki geçmiş, güncel ve gelecekteki etkileri gösteriliyor. Karbonun yüksek seviyelerde kalmaya devam etmesi halinde orman arazilerinde büyük kayıplar yaşanacak ve Türkiye’nin tarım, ormancılık ve turizm sektörleri bundan zarar görecektir. Hemen harekete geçilmesi durumunda düşük karbonlu bir gelecek senaryosu, ormanlarımızı en kötü etkilerden koruyacaktır.
Şehirler
Türkiye’deki şehirler, iklim değişikliği kaynaklı çok sayıda tehditle karşı karşıya bulunuyor Hemen harekete geçmememiz durumundaaşırı hava olaylarının artması, ülkenin dört bir yanındaki kentli nüfusu olumsuz etkileyerek hayati altyapılara zarar verecek ve büyük çaplı ekonomik kayıplara yol açacaktır. Sıcakhava dalgalarındaki artış ve hava kalitesinin kötüleşmesi, kentlerde yaşayan kişilerin sağlıklarına zarar verecek ve belki de birçoğunun yaşamına mal olacaktır.
Sağlık
Gezegenimizin sağlığı, Türkiye’de yaşayan insanların sağlığı açısından büyük önem taşıyor Hemen harekete geçilmemesi halinde iklim değişikliği beraberinde daha uzun sıcak hava dalgalarını, yükselen deniz seviyelerini ve ölümcül fırtınaları getirerek Türkiye’in ekonomisine zarar verecektir. Yoksulluğun artması, sağlık üzerindeki etkilerin daha şiddetli olması anlamına geliyo Ancak düşük karbonlu bir senaryoda Türkiye, sağlık etkilerini iyileştirip insanların hayatlarını kurtarabilir.
Enerji
Sıcaklıkların artması ve sıcak hava dalgalarının daha şiddetli hale gelmesi, Türkiye’nin enerji sistemini etkileyecek ve enerji talebinin profilini değiştirecektir.
Ekonomi
Sıcak hava dalgaları, kuraklıklar, yangınlar ve şiddetli fırtınalar. Türkiye, iklim değişikliği kaynaklı birden çok tehditle karşı karşıya bulunuyor.. Tarım, balıkçılık, altyapı, turizm ve diğer birçok sektörün ekonomiye olan maliyeti büyük çapta olabilir. Türkiye, hemen harekete geçilmezse 2050 yılına gelindiğinde GSYİH’nın %2.26’sınıi kaybedebilir. Bu oran, 2100 yılı için %7.98 seviyesindedir. Türkiye, düşük karbonlu bir ekonomiye şimdi yatırım yaparak bu kayıpları 2050 yılına kadar %0.6 ile sınırlandırabilir.
Politika
Bu bölüm, Türkiye’nin geçmişteki ve şu andaki emisyonlarını küresel emisyonlarla karşılaştırmalı olarak inceliyor ve belirlediği hedefler ile verdiği taahhütler ele alınıyor Türkiye G20 ülkeleri arasında en fazla emisyon yapan 16.ülke olarak yer alıyor..Düşük karbonlu bir geleceği güvence altına almak için Türkiye’de gerekli siyasi adımların hemen atılması gerekiyor.